Kızıl Gezegen’in birçok gizemi, insanları kendisine çekmeye devam ediyor. InSight projesi, önceden hazırlanan planlara uygun olarak, Mars yüzeyine yerleştirilmiş olan bir sismometreden önemli bilgiler elde etmeyi sürdürüyor.
Mars’ın iç yapısını araştıran bilim insanları, yüzey kayasının altındaki tabakaları keşfetmek adına yapay titreşimler oluşturuyor. ETH Zürih takımının temel amacı, Kızıl Gezegen’in neden olabileceği depremler ile Dünya üzerindeki depremlerin farklarını tespit etmek.
Detaylı araştırmalarını İsviçre’de sürdüren ekip, InSight tarafından toplanan verileri kullanıyor. Mars üzerindeki rüzgarın sesini bile kayıt altına alabilen araç, oldukça verimli sonuçlar ortaya sunuyor.
Araştırmacılar, Mars’ta tespit ettikleri depremlerin etkilerini tekrarlamak için, İsviçre Sismoloji Servisi aracılığı ile, bir simülatör odası kullandı. “Sallanma odası” olarak adlandırılan oda, ilgili gezegenden gelen sinyallerin yarattığı titreşimleri algılıyor.
10 milyon kere büyütülen sinyaller, odanın sallanmasını sağladı. Buna ek olarak Mars depremleri, Dünya depremlerinden çok farklı. Bu farklar, YouTube üzerinden yayımlanan bir videoda karelere yansımış.
Başlangıcı ve bitişi net olan Dünya depremleri, genelde, birkaç saniye ile yarım dakika arasında sürüyor. Bu durum, gidilmek ve ayak basılmak istenen yerde nasıl?
İlk olarak, iki tip Mars depreminin var olduğu ortaya çıktı: Yüksek frekanslı depremler ve düşük frekanslı depremler. ETH Zürih oluşumunun Mars çalışmalarından sorumlu olan takımın lideri John Clinton, bu atılım hakkında şöyle konuştu:
“Geldiğimiz aşama, büyük bir bilmece. Bir yapbozu andıran uzun bir bilmece. Bu bilinmezliği çözmek için gitmemiz gereken daha çok yol var.”
Dilerseniz, aşağıdaki videoda Mars’ın Dünya üzerindeki etkisini görebilirsiniz. Sizi, Mars depremleri ile baş başa bırakalım. İyi seyirler.
