Kriptograf 32. Yarışma -Four Beasts in One:The Homo-Cameleopard

Kriptograf 32. Yarışma -Four Beasts in One:The Homo-Cameleopard

Yarışmanın cevabı Edgar Allan Poe’nun Four Beasts in One:The Homo-Cameleopard eseri olacaktı.

Cevabın ipuçlarıyla bağlantısı ise şu şekildedir: İpuçlarında bahsedilen mabetlerin tamamı Orta Çağ’da yapılmıştır ve tamamında yalancı kündekari tekniğinin örnekleri bulunmaktadır.

Şöyle ki:Dördüncü ipucunda bahsettiğim, Mardin’de bulunan Mort Şmuni Kilisesinin ana kapıları yalancı kündekari tekniğiyle yapılmıştır.

Mort Şmuni Kilisesi Gabriyel Akyüz’ün Mort Şmuni Kilisesi’nin Tarihçesi kitabına göre altıncı, Türküye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğüne göre onuncu, yine Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı Türkiye Kültür Portalı’na göre ise on üçüncü asırda yapılmıştır. Üç kaynağa göre de Mort Şmuni Kilisesi diğer mabetlerden daha önce yapılmıştır.

Hristiyan inancına göre Mort Şmuni’ye veya diğer adıyla Azize Solomonia’ya ve onun yedi oğluna Kral IV. Antiokhos Epiphanes zulmetmiştir. Kralın kendi inançlarına aykırı isteklerini yerine getirmeyen Solomonia’nın oğulları annelerinin gözleri önünde işkence edilerek öldürülmüştür, daha sonra Solomonia da aynı şekilde öldürülmüştür.

Bazı Hristiyan mezheplerine göre Solomonia’nın kemikleri İstanbul’daki Aya Yorgi Patrikhane Kilisesinde, oğullarının kemikleri ise Köln’deki St. Andreas Kilisesinde bulunmaktadır. Bazılarına göre ise Solomonia’nın da kemikleri St. Andreas Kilisesindedir.

Mort Şmuni’ye zulmeden Antiokhos Epiphanes’le ilgili, bize göre çok sıra dışı eser ise Edgar Allan Poe’nun Four Beasts in One: The Homo-Cameleopard eseridir. Eser mizah türünde yazılmış ve ünlü Fransız şair ve yazar Prosper Jolyot de Crebillon’un Xerxes eserinden bir alıntı olan “Herkesin kendi erdemleri vardır” sözleriyle başlıyor.

Eserin İthaki Yayınları baskısında kabul edilemez tercüme hatası vardır. Şöyle ki: Eserin başında Hristiyanlıkta ve Musevilikte adı Gog olarak geçen ve İslam kaynaklarında karşılığı Yecüc olan kelime Tanrı olarak tercüme edilmiştir.

Muhtemelen tercümeyi yapanlar Gog’u God, yani Tanrı olarak görmüşler ve maalesef sonuç olarak tamamen farklı anlama gelen bir fikir ortaya çıkarmışlar.

Eserdeki olaylar bugünkü Antakya’nın sınırları içinde kalan Antiokheia Epidaphne kentinde geçiyor.

Zürafa veya başka bir tercümeye göre devaslanpars kılığına girmiş Antiokhos Epiphanes, şehirde serbest dolaşan vahşi hayvanlardan kaçmak zorunda kalıyor. Eserin adı Türkçeye Bir Bedende Dört Hayvan: İnsan-Devaslanpars veya Dört Hayvan Bir Arada; İnsan-Zürafa olarak tercüme edilmiştir.